Su kuşuyum tut kanatlarımdan
Her ne varsa derde deva
Bir yıldız senin ay benim olsun
Sokul saçlarıma kuşluk vakti
Ne ben düş olayım
Ne sen kızıla çalan veda..
Kır sade kahvenin köpükten zincirlerini
Bir deniz olsun bir sonbahar vakti..
Kıyım zamanını
Kuru bir yaprakta saklasan beni ne çare
Duyulmamış bir söz kulak kıvrımında
Kitap arasında hatıram
Ayraçlardan haber yok
Kim duyar ki
Suskun duvarlarda çivi deliklerindeyim
Boş tabaklarda tencerelerde
Susamış bardaklardayım
Sığmadım, afişleresaçılan sergen koku
İstiflenmemiş çalı çırpı gibi derdesteyim
Yakılmayı bekleyen kor ateşindeyim efruz
Yol yok, iz yok
Cana açılan o geceden
Tılsımlı sabahlardan eser yok
Olukların dolduran öfkemden ses yok
Cama vuran o sert o sulu kardan, hiç yok
Bir kıyım zamanında sustu aşk
İstiflenmemiş çalı çırpı gibiyim
Yakılmayı bekleyen
Bir hece daha yok..